Bidly
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İmanın kısımlar

Aşağa gitmek

İmanın kısımlar Empty İmanın kısımlar

Mesaj tarafından By_Çeri 22.08.08 5:05

İmanın kısımları
Sual: İman kaç kısımdır?
CEVAP
İman, bir bütün olduğu halde kuvvet yönüyle üç kısımdır:
1-
Dinin hükümlerini bilmeyen, ana-babasından gördüğü gibi ibadet eden,
inanan kimsenin imanına taklidi iman denir. Böyle kimsenin imanının
gitmesinden korkulur.

2-
Dinin hükümlerini yani farz,
vacip, sünnet, müstehap, mubah, haram, mekruh ve müfsidi ilmihalden
öğrenip amel eden kimselerin imanına, istidlâli iman yani delil ile
anlayarak bilmek denir. Böyle kimselerin imanı kuvvetlidir.

3-

Ariflerin imanıdır. Herkes dinsiz olsa, onun kalbine asla şüphe gelmez.
Onun imanı peygamber imanı gibidir. Buna hakiki iman denir.

Peygamber
efendimizin bildirdiği iman, acaba doğru mu diye tahkik edilmez, yani
araştırılmaz. İman, Muhammed aleyhisselamın, peygamber olarak
bildirdiği şeyleri, tahkik etmeden, akla, tecrübeye ve felsefeye
danışmaksızın, tasdik ve itikad etmektir, inanmaktır. Akla uygun olduğu
için tasdik ederse, aklı tasdik etmiş olur, resulü tasdik etmiş olmaz.
Veya, resulü ve aklı birlikte tasdik etmiş olur ki, o zaman peygambere
itimat tam olmaz. İtimat tam olmayınca, iman olmaz. Çünkü, iman
parçalanamaz.

Peygamberlik makamı, aklın üstündedir. Peygamberin
sözlerini, akla uydurmaya çalışmak, Peygamberliğe inanmamak, güvenmemek
olur. Ahiret işlerinde, iman esaslarında Peygambere, akla danışmadan
tâbi olmak, uymak gerekir.

Tasavvufta fena makamına yükselmeyen [evliya olmayan] gerçek imana kavuşamaz.
[Fena,Allah�tan başka her şeyi unutmak, kalbden dünya sevgisini çıkartmaktır.]

Muhammed Masum hazretleri buyuruyor ki:
(Allahü teâlâyı tanımak iki türlüdür:
1- Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri gibi tanımak,
2- Tasavvuf büyüklerinin tanımaları.

Birinci
şekildeki imanda nefs azgınlığından vazgeçmemiştir. İman gerçek değil,
mecazidir. Bu iman gidebilir. İkincisinde nefs de imana geldiği için
iman yok olmaktan korunmuştur. (Ya Rabbi, senden sonu küfür olmayan iman istiyorum) hadis-i şerifi ve Nisa suresinin, (Ey iman sahipleri, iman edin) mealindeki 136. âyet-i kerimesi de gerçek imanı bildirmektedir. Bu âyet, (Gerçek imana kavuşun) manasındadır.

İmam-ı Ahmed
hazretleri
ilim ve ictihadda çok yüksek dereceye sahip olduğu halde, gerçek imana
kavuşmak için Bişr-i Hafi [ve Zünnun-i Mısri] hazretleri gibi evliyanın
sohbetinde bulundu.

İmam-ı a'zam
hazretleri de, ömrünün
son yıllarında Cafer-i Sadık hazretlerinin sohbetinde bulunduktan
sonra, (Bu iki yıl olmasaydı, Numan helak olurdu), yani (Gerçek imana
kavuşamazdım) buyurmuştur. Her iki imam da ilimde ve ibadette son
derece ileri oldukları halde, tasavvuf büyüklerinin sohbetinde
bulunarak marifeti ve bunun meyvesi olan gerçek imanı elde ettiler.) [C.2, m.106]

Senaullah-i Dehlevi hazretleri ise buyuruyor ki:
(Tasavvufta fena makamına kavuşan, muhakkak imanla ölür. Bekara suresinin, (Allahü teâlâ imanınızı zayi etmez) mealindeki 143. âyet-i kerimesi ve, (Allahü teâlâ, kullarının imanlarını geri almaz. Fakat âlimleri yok ederek ilmi geri alır) hadis-i şerifi, gerçek imanın ve batın ilminin geri alınmayacağını göstermektedir.) [İrşad-üt-talibin]

Taklit ile iman
Sual:
Ehl-i sünnet olup olmadığı bilinmeyen, fakat âlim denilen bir zata uymak caiz midir?
CEVAP
Ehl-i
sünnet âlimi olduğu anlaşılmayan kimsenin sözlerinin, kitaplarının ve
kendisinin övülmesine, yaldızlı, ateşli propagandalara aldanarak, buna
uymak caiz değildir. Güvendiği kimselere sormadan, iyi olduğu
bilinmeden, itikadında, sözlerinde ve ibadetlerinde ona uymak, insanı
felakete götürebilir.

Müslüman olmak için, yani Allahü
teâlânın varlığını, bir olduğunu, kudretini, sıfatlarını anlamak için,
zaten kimseyi taklide ihtiyaç yoktur. Fen bilgilerini iyi öğrenen, aklı
başında bir kimse, yalnız düşünmekle, Onun var olduğunu anlar. Bu yolla
Allah�ın var olduğunu anlayan kimse, Müslümanlığı kabul ederse,
dinimizin kabul ettiği imana kavuşur. Eseri görerek müessirin, yani
eseri yapanın varlığını anlamamak, ahmaklık olur. Her insanın böyle
düşünerek Allah�a inanması dinimizin emridir. Allah�a inanan kimsenin
de, hak din olan İslam�ı bulması gerekir. Hak dine inanmadan ben
Allah�a inandım demek iman olmaz. Allah�ın bildirdiği dine Onun
bildirdiği şekilde inanmayan, Allah�a inanmış sayılır mı hiç?

İtikadda,
taklit ederek, işittiğine iman etmek caiz ise de, nazar ve istidlal
etmediği için, yani inceleyip araştırmadığı için, günah işlemiş olur.
Amelde, ibadetlerde, araştırmadan, bir mezhep imamına tâbi olmak
âlimlerin söz birliği ile caizdir. (Hadika)

Ana
babasını, hocalarını taklit ederek, doğru itikada kavuşan kimsenin
imanı sahih ise de, nazarı ve istidlali terk ettiği için, yani fen
bilgilerini kısaca öğrenip, Allahü teâlânın varlığını düşünmediği için,
günah işlemiştir. Fen derslerini öğrenmemiş bir kimse, ana babadan,
kitaptan öğrenerek iman ettiği, düşünerek kabul ettiği, aklını
kullanarak inandığı için, istidlali terk etmiş sayılmaz diyen âlimler
de vardır.

İtikad edilecek şeyleri sorup öğrendikten sonra,
hemen iman hasıl olmuyor ki, buna taklit denilsin. Öğrendikten sonra,
düşünmek, beğenmek ve kabul etmek, ondan sonra iman etmek hasıl oluyor.
İslam�ın istediği iman budur. Öğrendikten sonra, düşünmeden,
beğenmeden, izansız olan iman, taklit ile iman olur. Delilsiz olur.
Kâfirlerin, ana babalarını görerek kâfir olmaları böyledir. İslam�ın
istediği iman, insanın izan ile, delil ile, kendi kararı ile olan
imandır. Kâfirlerin küfrü, kendilerinden hasıl olmayıp, ana
babalarından alınmaktadır. Onlardan kendilerine mal olmaktadır.

İmanda
taklidin yeri yoktur. İbadetlerde taklit, Allahü teâlânın emri ile
hasıl olduğu için, öğretenler de, öğrenenler de, Cennete
kavuşacaklardır.

Peygamber efendimizin, Allahü teâlâdan getirip bildirdiği şeylerin hepsine kalb ile inanıp, dil ile de söylemeye İman denir. İmanın yeri Kalbdir. Kalb, yürek dediğimiz et parçasında bulunan bir kuvvettir. Buna gönül de
denir. İmanı söylemeye engel bulunduğu zaman, söylememek affolur.
Mesela korkutulduğu, dilsiz olduğu, söyleyecek vakit bulamadan öldüğü
zaman, söylemek gerekmez. Anlamadan, taklit ederek inanmak da, iman
olur. Allahü teâlânın var olduğunu anlamamak, düşünmemek günah olur.
Bildirilenlerden birine inanmamak, hepsine inanmamak olur. Her birini
bilmeden, hepsine inandım demek de, iman olur.

İstidlal ile iman
Sual:
İstidlal ile yani akıl ile bularak hasıl olan iman, taklit ile yani başkasına uyarak hasıl olan imandan daha üstün değil midir?
CEVAP
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Peygamberleri
taklit ederek hasıl olan iman, iman-ı istidlalidir. Çünkü böyle taklit
eden kimse, Peygamberlerin bildirdiği her şeyin doğru olduğunu, aklı
ile, düşüncesi ile anlamıştır. Çünkü Allahü teâlânın, bir kimsenin
doğru olduğunu bildirmesi için, ona, mucizeler vermesinden, o kimsenin
elbette doğru sözlü olduğu anlaşılır. Başkasına uyarak hasıl olan
imanın kıymetsiz olması, babalarından görerek iman etmektir.
Peygamberlerin doğru söylediklerini, bildirdikleri her şeyin doğru
olduğunu düşünmeden, yalnız ana babadan görerek hasıl olan imandır.
Böyle olan iman-ı taklidi, âlimlerin çoğuna göre kıymetsizdir. Mantığa
dayanarak, akıl ile, düşünce ile hasıl olan imana gelince, bu yoldan da
dinin bildirdiği imana gidilebilir. Fakat bu yoldan kavuşan pek azdır.
Peygamberleri taklit etmeye dayanmadan, yalnız istidlal ile iman hasıl
etmeye çalışanlara yazıklar olsun! Allahü teâlâ, imanın nasıl elde
edileceğini bize gösteriyor. Al-i İmran suresinin 53 âyetinde, (Ya Rabbi, senin indirdiğine inandık, Resulüne uyduk) buyuruldu. (1/ 272)

Mukallitlikten kurtulmak
Sual:
İmanda mukallitlikten kurtulmak için neyi bilmek lazımdır?
CEVAP
Yer,
gök ve canlılardaki, kendi organlarındaki düzeni görüp, işitip, öğrenip
de bunları yapan bir varlığın mevcudiyetini düşünmek, mukallit olmaktan
çıkarır. Hepimiz imanda mukallit değil, amelde mukallidiz.
By_Çeri
By_Çeri
Kurultay
Kurultay

Mesaj Sayısı : 399
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 30/04/08

Kişi sayfası
Emsal Bar:
İmanın kısımlar Left_bar_bleue100/100İmanın kısımlar Empty_bar_bleue  (100/100)

https://www12.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz