Bidly
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Gaybı kim bilir?

Aşağa gitmek

Gaybı kim bilir? Empty Gaybı kim bilir?

Mesaj tarafından By_Çeri 22.08.08 10:32

Gaybı kim bilir?


Sual: Gayb nedir? Gaybı kimler bilebilir?
CEVAP
Gayb, duygu organları ile veya hesap ile, tecrübe ile anlaşılmayan şey demektir. Gaybı ancak Allah bilir. O, Âlim-ül-gayb [gaybı bilen]dir (Haşr 23) ve Allâmül-guyûb [gaybları en iyi bilen]dir. (Sebe 48)

Bu konudaki birkaç âyet meali şöyledir:

(Allah�ın, gaybları en iyi bilen olduğunu hâlâ anlamadılar mı?) [Tevbe 78]

(De ki: Gaybı bilmek Allah�a mahsustur.) [Yunus 20]

(Göklerin ve yerin gaybı Allah�a aittir.)
[Hud 123, Nahl 77]

(De ki: Göklerde ve yerde gaybı Allah�tan başka bilen yoktur.) [Neml 65, Hücurat 18]

Gaybı Peygamberler de bilmez. Bu konudaki birkaç âyet-i kerime meali şöyledir:

(Ben gaybı da bilmem.) [Enam 50, Hud 31]

(Gaybın anahtarları Allah�ın yanındadır.) [Enam 59]

(De ki: Eğer ben gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapmak isterdim.) [Araf 188]

Gaybı cinler de bilmez. Bir âyet meali:
(Cinler gaybı bilselerdi, zelil edici azap içinde kalmazlardı.) [Sebe 14]

Falanca hoca, filanca falcı gaybı biliyor demek küfür olur. Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Falcının, büyücünün veya başka birinin gaybdan verdiği haberlere inanan, Kur�an-ı kerime inanmamış olur.) [Taberani]

Allahü teâlâ dilerse, Peygamberlerine bazı gayblarını bildirir. Bu konudaki iki âyet meali şöyledir:
(Allah size gaybı bildirmez; fakat dilediği Peygamberine gaybı bildirir.) [Al-i imran 179]

(Allah
gayba kimseyi muttali kılmaz; ancak dilediği Peygamber müstesna. Çünkü
her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar.)
[Cin 26, 27]

Hazret-i Musa, ledün ilmine sahip, yani Allah�ın kendisine gaybları bildirdiği bir zata, (Rabbimizin
sana öğrettiği doğruyu bulmama yardım edecek hayra götürecek bir ilmi
bana da öğretmen için, sana tâbi olmak istiyorum)
dediği Kur�an-ı kerimde bildiriliyor. (Kehf 66)

Gaybları
bilen, ledünni ilme sahip olan bu zatın Hazret-i Hızır olduğu
bildirilmiştir. Resulullah efendimize ise, birçok gayblar
bildirilmişti. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Saflarınızı tamamlayın. Çünkü sizi elbette arkamdan da görüyorum.) [Müslim]

(Rükû ve secdeleri düzgün yapın, Allah�a yemin ederim ki, sizin rüku ve secde yaptığınızı arkamdan görüyorum.)
[Buhari, Müslim]

Gözde
görmeyi yaratan Allahü teâlâ, diğer uzuvlarda da görmeyi yaratmaya
kadirdir. Resulullahın bu mucizesini inkâr eden, Allah�ın kudretini
inkâr etmiş olur. Resulullahın gündüz aydınlıkta nasıl görürse, gece
karanlıkta da aynen gördüğü Buhari�deki hadis-i şerifte bildirilmiştir.

Evet,
Allah�tan başka gaybı kimse bilemez. Bilir demek küfürdür. Bir gün
Resulullah efendimizin devesi kayboldu. Münafıklar bunu fırsat bilip,
(Hani göklerden, Cennetten, Cehennemden bahsediyordu. Kaybolan
devesinin yerini bile bilmiyor) dediler. Münafıkların bu sözü
Resulullah efendimize ulaşınca, (Vallahi ben ancak Rabbimin bana
bildirdiklerini bilirim. Şu anda Rabbim, bana devemin nerede olduğunu
bildirdi. Devem, şu anda falanca yerdedir)
buyurdu. Tarif edilen yere gidip deveyi bir ağaca bağlı olarak buldular. (Mevahib-i ledünniyye)

Ancak,
Allahü teâlâ bildirirse Resulü de, evliyası da bilebilir. Bunun
delillerini yukarıda genişçe bildirdik. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Kalbleriniz temiz olsa idi, siz de benim duyduklarımı duyardınız.)
[İ. Ahmed, Taberani] (Bu hadis-i şerifteki gibi kalbi temiz olan
Hazret-i Ömer, Medine�den İran�daki ordusunu görüp, komutanı Sariye�ye,
Dağa yanaş� demiştir. (Ş. Nübüvve)

Yine bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Geçmiş ümmetler içinde vukuundan önce bazı gaybları haber veren keramet ehli zatlar var idi. Ümmetimden de Ömer onlardandır.) [Buhari, Müslim]

Hazret-i Ömer�inki gibi başka evliyadan da birçok keramet görülmüştür. Kur�an-ı kerim bunu bildirmektedir. (Neml 38-40, Meryem 24, Al-i imran 37, Kehf 17,18)

Netice:
Allahü teâlâ dilediğine gaybı bildirir ve o da gaybdan haber verir. (Avarif-ül-mearif)

Gaybı bilmek mümkün mü?
Sual: Kur�anda
ana rahmindeki çocuğun cinsiyetinin ve yağmurun ne zaman yağacağının
yani gaybın bilinemeyeceği açıklanıyor. Hâlbuki Günümüzdeki teknoloji
sayesinde ultrasonla çocuğun cinsiyeti tespit edilebiliyor. Meteoroloji
sayesinde hava durumu tahmin ediliyor. Bunu açıklamak mümkün müdür?
CEVAP
O âyet-i kerimenin meali şöyledir:
(Kıyametin ne zaman kopacağını ancak Allah bilir. [Nereye, ne zaman ve ne miktarda] yağmur yağdıracağını ve rahimlerde olanı da O bilir. Hiç kimse, yarın [hayır ve şerden] ne kazanacağını ve nerede öleceğini bilemez. Şüphesiz Allah, her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır.) [Lokman 34]

Mensur,
rüyasında ölüm meleğini görüp, ne kadar yaşayacağını sorar. O da, beş
parmağını gösterir. Tabircilerden kimi beş yıl, kimi beş ay, kimi beş
gün yaşayacaksın derler. İmam-ı a'zam Ebu Hanife hazretleri, (Ölüm
meleği, �Ben bunu bilmem, bu, Lokman suresindeki bilinmeyen beş gaybdan biridir� demek istemiştir) buyurur. (Medarik)

Gayb
nedir? Bu bilinince, bu sualin cevabı gayet kolay anlaşılır. His
organlarıyla, teknik bilgiyle, yani tecrübe ve hesapla anlaşılamayan
şeylere gayb denir. Mesela Cennetin, Cehennemin ve meleklerin
varlığı böyledir. Bir çocuğun büyüyünce, iyi mi, kötü mü, âlim mi,
zalim mi olacağı gibi şeyler akılla, teknikle bilinmez.

Bugün ultrasonla veya başka yolla çocuğun cinsiyeti bilindiğine göre, bu gayb değildir. Bilinen bir şeydir. (Ana rahmindekini ancak Allah bilir) ifadesi, sadece cinsiyetle ilgili değil, (Çocuğun
sağ salim doğup doğmayacağını, said mi şaki mi, yani Cennetlik mi
Cehennemlik mi olacağını, ne işler yapacağı gibi hususları ancak Allah
bilir)
demektir. Bugün bile, cinsiyeti, belli bir aylıktan sonra
ancak biliniyor. Üç aylıktan küçük çocuğun cinsiyeti bilinemiyor.
Uzuvları teşekkül ettikten sonra bilinmesi normaldir. Bu aletle
görünüyor, gayb değildir. Yahut anne karnı ameliyatla açılıp
bakıldığında, çocuk erkek mi, dişi mi diye, görünce, gayb bilinmiş
olmaz. Karnını yarmayıp da, bir aletle veya ultrasonla bilinirse, bu da
gaybı bilmek olmaz. Aletlerle yağmurun gelişini görüp, yarın yağmur
yağacak diye tahminde bulunmak da gaybı bilmek değildir. Sokakta, eve
doğru gelen adamı pencereden görüp, (Birisi geliyor) demek, gaybı
bilmek olmaz. Görmeden bilmek, gaybı bilmek olur.

Allahü teâlâ dilediklerine, mucize ve kerametle gaybı bildirebilir. Bunların bilmesi de, (Ancak Allah bilir) âyet-i kerimesine zıt olmaz. (Ancak Allah bilir) demek, (O bildirmedikçe kimse bilemez) demektir.

Kalblerden geçenleri bilmek
Sual:
Kalblerden geçeni ancak Allah bilir diye bir âyet var mı?
CEVAP
Evet, birçok âyet-i kerime vardır. Birkaçının meali şöyledir:

(İnsanı ben yarattım ve nefsinin kendisine fısıldadığını [ne düşündüğünü] bilirim ve ben ona şah damarından daha yakınım.) [Kaf 16]

(Allah onların kalblerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir.) [Neml 74]

(Elbette Allah kalblerin içindekini hakkıyla bilir.) [Al-i İmran 119]

(Allahü teâlâ, kalblerinizde ne varsa hepsini bilir.) [Al-i İmran 154]

(Onlar, ağızlarıyla, kalblerinde olmayanı söylüyorlardı. Hâlbuki Allah, onların kalblerinde gizlediklerini elbette bilir.) [Al-i İmran 167]

(Onların kalblerinde olanı Allah bilir.) [Nisa 63]

(Allah kalblerde olanı bilir.) [Enfal 43, Zümer 7, Tegabün 4]

(Allah kalblerde olanı bilendir.) [Hud 5]

(Sözlerinizi gizleseniz de, açığa vursanız da birdir; O, kalblerde olanı bilir. Yaratan hiç bilmez mi?) [Mülk 13, 14]

Kalblerden geçeni yalnız Allahü teâlâ bilir. Bir de Onun bildirdiği enbiya ve evliya, Onun bildirdiği kadar bilir.
By_Çeri
By_Çeri
Kurultay
Kurultay

Mesaj Sayısı : 399
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 30/04/08

Kişi sayfası
Emsal Bar:
Gaybı kim bilir? Left_bar_bleue100/100Gaybı kim bilir? Empty_bar_bleue  (100/100)

https://www12.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz